MİLLİ BAYRAMLAR BİZİM İÇİN KIYMETLİDİR. SONRA SORARLAR ADAMA...!

Değerli dostlarım hepimizin 29 Ekim Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun.

29 Ekim Türkiye'nin bir mucizesi olarak tanımlanabilir.

13 Milyon nüfuslu bir ülkenin mucizesi..

Cumhuriyet kurulurken yapılan fedakarlıklar, özveriler...tartışılmaz bir gerçektir.

Ay yıldızlı bayrağımızın dalgalanması için Kimler! Kimler! canından geçti.

İşte bu özel, önemli tarihler her yıl kutlanır.

Kutlanmalıdır ki geçmişimizi unutmamak için, geleceğimizin sahiplerine yani çocuklarımıza, gençlerimize unutturmamak ve hatırlatmak için...

Onlara bu Cumhuriyetin hangi şartlar altında kurulduğunu öğretmek ve en önemli değerleri olan vatanlarına sahip çıkmalarını sağlamak için...

Bu özel günlerin sonsuza dek kutlanması, hatırlanması, unutulmaması şarttır.

Hani bir filmde bir sahne vardı yaa; ''Uyursan ölürsün!''

İşte bu da öyle bir şey!

''Geçmişini Unutursan! Kaybedersin!''

Şimdi günümüze, Bursa'ya dönüyoruz.

Bir başkanımız var! Bursa Büyükşehir belediye Başkanı Mustafa Bozbey.

Sevgili başkanımız Bozbey, her milli bayramların öncüsü olarak kendini hatırlatmak ya da şöyle diyelim, kendisini göstermek ister.

Bu özel günlere damga vurmak ister.

O, şunun söylenmesini ister; ''İyi ki Bozbey var!''

Bu konular ile ilgili algı oluşturmayı sever.

Evet! Özellikle Nilüfer ilçesinde bu böyle biliniyor.

Nilüfer belediye başkanlığı döneminden bu yana 30 Ağustos, 29 Ekim, !9 Mayıs, 23 Nisan... gibi milli bayramları son derece coşkulu kutlayan bir belediye başkanı olarak hafızalarımıza kazındı.

Zaten birincil amacı buydu!

Bozbey', özel ekibi ile konserler tertip ederler, İstanbul'dan ses ışık organizasyonları, iddialara göre Bursa fiyatları üzerinde alımlar, sanatçılara verilen yüksek bütçeler.

Bu faaliyetlerden Bursa ekonomik anlamda nasibini pek alamaz, Bozbey'in sanatsal ekibi neyi nerden alacağını iyi bilir.

Kimsenin canı sıkılmasın diye, huzurlu bir bayram kutlaması yapılsın diye kapalı kapılar ardında bütün planlamalar yapılır.

Ancak benim kafamı karıştıran bir durum var.

Bu kadar memleketine bağlı, bayrağına sahip çıkan, Atatürk'e sahip çıkan bir belediye başkanı da! Peki neden şimdi anlatacaklarımı yapma gereği duyuyor?

Şimdiye kadar, çok soru sorduk ancak hiçbirinin cevabını alamadık!

Mesela NİLVAK!

Yıllardan beri sorulur kendisine, NİLVAK neden bir aile vakfı?

NİLVAK vasıtası ile kaç çocuk okuttunuz?

Bu sorulara hiçbir zaman kimse yanıt alamadı.

NİLVAK'a kimler neden bağış yaptı?

Bu soruya da cevap verilmedi.

NİLVAK'ın internet sitesine girdiniz mi hiç? Misyonu ve vizyonu nedir okudunuz mu?

Bence bir bakın ve araştırın derim.

****

Nilüfer Belediyesi'nin kiralık araçları, neden Bozbey'e yakın isimlerden kiralandı?

Buna da cevap yok!

Peki EMİRKOOP?

EMİRKOOP, dar gelirliyi ev sahibi yapmak için kurulmuş bir kooperatif olarak bilinir, peki neden Bozbey ailesinin kontrolüne girdi?

Peki VEREV?

Hatırlayan var mı?

Daha bir çok konu var!

Bu arada neden malvarlığınızı açıklayamadınız?

İnsanların umudunu harcıyorsunuz sayın Bozbey.

Hem de yakınlarınız ile birlikte...

Bozbey insanların hassasiyetine oynayan bir siyasetçi benim için.

Toplumumuzun hassasiyetleri nedir?

Vatan, bayrak, din!

Seçimi kazanmak için sabah namazı kılıp bunu sosyal medyasından paylaşan Bozbey ile elinde Türk bayrağı ve Atatürk posterleri ile insanları etkilemeye çalışan Bozbey aynı!

Seçimden önce kendi kitlesinin onaylamadığı sahte Şeyh'lerin sohbetlerini dinleyebilecek kadar siyasetçi.

Yaa kardeşim bırak ona da gitme, daha da değerli olursun, daha kıymetli olursun.

Bir duruşun olur ama nerdeee!

Bir insan için her şey doğru ise düşünmek lazım!

Sahte şeyh'i 3 saat dinledin, seçildikten sonra kimseye 5 dakikanı ayırmıyorsun.

Bir gülümseyin tutturmuşsun gidiyor!

Büyükşehir'in içi entrika dizileri gibi olmuş, herkes herkesin kuyusunu kazıyor.

200 gün geçiyor ortada ne bir hizmet var, ne de bir icraat.

Ama içeride icraatı yapan yapıyor!

Ve işin ilginç tarafı bunları yakalıyorsun ve görüyorsun!

Ama geçmişte bir takım şeylere şahit oldukları için, bildikleri için belki sen de bir şey yapamıyorsun.

*****

İşte! Bozbey yukarıda sorulan sorulara cevap veremiyor.

İnsanların hassasiyetleri üzerinden siyaset yapmayı bırakın artık!

Kendinize gelin artık!

Kimseyi, verilen canlar üzerinden kandırmayın,

Bursa 3 milyon nüfuslu bir şehir ama 5 bin kişi birbirini iyi bilir sayın Bozbey!

Bu anlayış yüzünden milleti de bıktırdınız.

Artık verdiğiniz sözleri tutun!

Seçimi alana kadar emekliler üzerinden siyaset yaptınız, şimdi emeklinin yüzüne bakmıyorsunuz.

****

Bu memleket için en büyük Atatürkçü, en büyük vatansever, en büyük dindar,

vatanını seven ve kimseyi kandırmadan, karşılık beklemeden, aile vakfı kurmadan bu memlekete, Bursa'ya kendini adar!

Öyle bir insanın ekibi de tarım işlerinden bile.....

(Bu kısmı Sivasspor teknik direktörü Bülent Uygun'un verdiği bir tepki gibi, değerlendirelim)

****

Mustafa Kemal Atatürk bu Cumhuriyeti, sizin refahınız için kurmadı, bu değerler üzerinden siyaset yapmanız için kurmadı.

Aile vakfınız için kurmadı, eşinizi dostunuza bakmanız için kurmadı.

İnsanların umutlarını harcamanız için kurmadı!

Şimdi Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün bir sözünü hatırlatmak istiyorum;

"Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de, sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz."

ŞİMDİ SORMAZLAR MI ADAMA...

ŞİMDİYE KADAR SEN BU MEMLEKET İÇİN NE YAPTIN?

Bir de son olarak ulu önder Mustafa kemal Atatürk'ün basın ile ilgili bir sözünü hatırlatmak isterim;

"Basın milletin müşterek sesidir. Başlıbaşına bir kuvvet, bir okul, bir öncüdür."