YANKI'NIN OYUNCAĞI KÜLTÜR A.Ş

Değerli dostlarım!

Bazı işler vardır ya, çocuk oyuncağı derler.

İşte Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin koskoca Kültür A.Ş'si de bir çocuğun oyuncağı olmuş vaziyette.

Bu çocuk Yankı İçöz!

Kültür A.Ş'nin genel müdürü.

İçi kıpır kıpır bir arkadaş ancak bu görevi ceket olarak ölçümlersek, bu ceket ona çok ama çok bol gelmiş.

Bu Yankı çocuk, elinde mikrofon ile sokak sokak haber toplayan genç bir televizyoncu olarak meslek hayatına başladı. İşinden önce kurnazlığı ile sektöre damga vurmuş bir delikanlı.

Medya sektöründe şöyle bir kavram vardır!

Belediyeye kapağı atmak!

İşte Yankı çocuk da Belediyeye kapağı atanlardan...

Nilüfer Belediyesi'nde de sunuculuk, yayıncılık yaparak hayallerini devam ettirmeye çalışmış bir arkadaş.

Bir süre sonra da Nilüfer Belediyesi'nde de ikili ilişki sorunu yaşamaya başlamış ve bir adım sonrasını düşünerek Mustafa Bozbey'e yakınlaşma girişimleri olumlu sonuç vermiş.

Bu Yankı'nın bir özelliği ise patronu kimse ona biat eder. Eğer patronu birisi ile küserse Yankı'da saniyeler içinde küser, ilişkisini bitirir.

Eğer daha iyi bir patron bulursa da , sırtını herkese dönebilir.

İşte olgunlaşma aşamasında olan bir genç kardeşimiz.

Neyse biz kronolijiye devam edelim.

Gel zaman git zaman!

CHP'nin Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Mustafa Bozbey ismi açıklanınca, Yankı İçöz enerjisinin ve mesaisinin büyük bir kısmını Bozbey'e harcamaya başlamış.

Seçim tarihi yaklaşır, CHP Bursa kongresi yapılır ve seçilen il başkanı Nihat Yeşiltaş yönetimine yerleştirilir.

Ona verilen görev Yeşiltaş'a eşlik etmesi ve Yeşiltaş'ı kontrol etmesi.

Bir başka iddia ise Nilüfer Belediyesi personeli iken de yaptığı bir iş yani neler oluyor, neler bitiyor, bağlı olduklarına bilgilendirme!

Yankı kardeşimiz Nilüfer Belediyesi personeli iken, bir taraftan da CHP Bursa il yöneticisi pozisyonunda hedeflerine emin adımlarla ilerler.

Yankı çocuğa bir özgüven gelir!

Birden ne olduğuna kendisi bile inanamaz.

Hatta bir sohbetinde şöyle der; '' Benim İl başkan yardımcılığı konumum, Nilüfer Belediye başkanının da üzerinde. Ben Nilüfer'de çalışıyorum ama aynı zamanda başkanın da üstüyüm.'' diyerek, nasıl olgunlaşamadığını da göstermiş olur.

İşte bu düşünce biçimi çok tehlikeli ve altı boş bir anlayışın kurduğu bir cümleden başka bir şey değildir.

Mustafa Bozbey'e olan yakınlığını da her ortamda vurgulamak için: '' Ben istersen Mustafa abi ile görüşür hallederim!'' gibi cümleler kurması da bir başka örnek olarak gösterilebilir.

Onu en çok motive eden şey ise ulusal gazeteciler ile bir araya gelmek ve onlarla yakın ilişkiler kurmak.

Yankı çocuğun içinde bir gazetecilik aşkı vardır çünkü.

Özlem Gürses ile tanışıyor olmak, onu başka dünyalarda hissettiriyor.

İsmail Saymaz ile yapımcı Necati Akpınar ile ve bir çok ünlü ile tanışmak ve fotoğraf çektirmek onun için, işin en keyifli tarafı.

Gerisi zaten basit işler ona göre!

Haa bir de kendisini tatmin etmek mi, yoksa ''bakın bunu bile ben yapıyorum'' demek için mi bilinmez ama, canlı yayın sunuculuğu bile arada yapmaya devam ediyor.

Bu çocuk böyle şeylerden mutlu oluyor.

Ama Kültür A.Ş ise son derece önemli bir kurum, ancak Yankı çocuk bunun hala farkında değil.

Yankı çocuk, insanları kategoriye ayırıp ilişki yöntemlerini bile değiştirmiş.

Herkesin telefonunu açmamaya başlamış.

Geçmişini unutup, yukarıdan bakmaya çalışan bir hale dönüşmüş.

Dedim ya!

Bu ceket ona çok bol gelmiş.

Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada bir ramazan programı izledim.

Bursa Büyükşehir sayfasından yayınlanan ve bugüne kadar yapılmış en zayıf içerikli bir programdı.

Bir öğrendim ki bu iş Yankı İçöz yapımı imiş.

Kendi kendime güldüm!

İşte her şeyden anlamak ve bu kadar da anlamamak bu olsa gerek.

Resmen Yankı eğleniyor, yapımcılık oynuyor.

Bazı fısıltılar geliyor kulağıma!

Acayip acayip projeler konuşup, ayağı yere basmayan işler üzerine zaman harcıyormuş bu delikanlı.

Neyse bu çocuk oyuncağı olan Kültür A.Ş ile ilgili önümüzdeki günlerde çok daha şaşıracağınız konulara da değineceğim.

Bırakalım oynasın çocuk!