BOZBEY VE FARUK ÇELİK İTTİFAKI

Bursa gündeminde, Özlüce tesisleri içinde belli bir alanın Bursaspor'a benzinlik arazisi olarak tahsisi ile ilgili maddenin neden olduğu gerginliklerin sebeplerini, yaşananların perde arkasını araştırdık ve değerlendirdik. Siyasi kulislerden görüş aldık, sessizliğin perde arkasına baktık ve ''Bozbey'in stratejisi'' olarak değerlendiren Bursa kulislerini dinledik ve yaşananları analiz ettik. İlk önce bu güne kadar olan gelişmeleri birleştirdik ve farklı bir pencereden baktık.

İşte Bursa siyasetinde yaşananlar ve Şadi Özdemir'i linç ettiren sürecin perde arkası.

Madde madde kulis bilgileri ve analizler:

1. Mustafa Bozbey ve Faruk Çelik ilişkisi.

Bu iki siyasetçinin ilişkisi, Bursa kamuoyunda ve siyasi kulislerde hep gündeme gelmiştir. Farklı partilerden olmalarına rağmen bu iki isim dostlukları ve birliktelikleri ile anılır. Hatta CHP kulislerinde, ''Bozbey için Faruk Çelik CHP'den önemlidir'' yorumları bile yapılır. Bu iki siyasetçinin yakınlığının sebebi olarak Mustafa Bozbey'in sıkıntılı dönemlerinde Ak Partili Faruk Çelik'in ona destek olduğuna dair iddialar yer alıyor. Bu destekler nelerdir bilmiyoruz ancak kulislerde, menfaat ilişkisine dayalı bir ilişki boyutunda olduğu dillendiriliyor ve teyide muhtaç bilgiler kulaktan kulağa dolaşıyor.

2. CHP'nin Bursaspor'a verilecek arazi ile ilgili Büyükşehir meclisinde görüşülen, ilgili gündem maddesinden haberlerinin olmaması.

Bu öneri ile ilgili, CHP'li meclis üyelerinin haberlerinin olmaması skandal bir durum.

Neden mi? Her meclis öncesi CHP il başkanının başkanlığında Büyükşehir meclisinde görüşülecek gündem maddeleri değerlendirilir ve mecliste nasıl karar verecekleri belirlenir. Ancak bu konu ile ilgili Mustafa Bozbey'in grup toplantısına katılmasına rağmen CHP grubunu bilgilendirmemesi ve toplantı sonrası başlayan Büyükşehir meclisinde bu konuyu oylamaya sunması salonda bulunan CHP'lileri şaşkına uğratmış ve bu durum skandal bir hamle olarak değerlendirilmiş. Bozbey'in bu yöntemi seçmesi, alınan kararın şüpheli hale dönüşmesine sebep olmuş. Bozbey CHP'yi yok sayarak, CHP'nin yönetimde hiçbir etkisinin olmadığı mesajını vererek ,'' Patron benim!'' demek istemiş. CHP kulisleri atamalar konusunda Genel Başkan Özgür Özel'i bile dinlemeyen Bozbey'in Bursa'da CHP'li meclis üyelerini yok saymasını doğal sonuç olarak değerlendirdi. CHP'li meclis üyelerinin Bursalılar önünde itibarlarının zedelenmesi ise konunun başka bir boyutu. Bir de CHP il Başkanının bu duruma sessiz kalması ise CHP'li meclis üyelerinin tepkisine neden olmuş. Mustafa Bozbey'in CHP'li üyeleri itibarsızlaştıran bu yöntem üzerine CHP'nin çekimser oy kullanması ve Şadi Özdemir'in konunun bir sonraki meclis gündemine taşımak istemesinin ardında ise bambaşka bir neden olduğu ortaya çıktı

(Yukarıdaki fotoğraf o gün meclis öncesi yapılan CHP grup toplantısından)

Mustafa Bozbey'in CHP'yi Bursa kamuoyunda küçük düşüren bu hamlesi üzerine, CHP grup sözcüsü ve Nilüfer Belediye Başkanının itirazlarının, Bursaspor ile ilgili karara olmadığını ve asıl itiraz sebebinin, CHP logosu ile Büyükşehir Belediye başkanı olarak seçilen Bozbey'in hiçbir CHP'li üyeyi bilgilendirmeden kararı oylamaya sunmasından kaynaklandığını tespit ettik. Büyükşehir meclisinde CHP grubunun aldığı bu tavrın arkasında, partilerinin kamuoyunda ki itibarını korumak ve Bozbey'in tek başına karar verici olmadığını vurgulamak için itiraz ettikleri anlaşılıyor. CHP'li üyelerin Bursaspor konusunda çok hassas olduklarını ve kulüp lehine olan her kararın yanında olduklarını vurguluyorlar. Kısacası burada başka bir anlayışın kontrolü olduğu ve uygulanan bu yöntem ile Bozbey'in, iyi niyetli bir davranış içinde olmadığını gösteriyor. Bozbey için CHP'li meclis üyelerinin ve özellikle Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir'in kamuoyunda linç edilmesi, bundan sonra ki sürecin daha kolay ve sorunsuz ilerlemesini sağlayacak. Çünkü yaşananlardan sonra benzinlik arazisinden çok Özdemir'in açıklaması ve yapılan linçten sonra kendi savunması gündeme geldi. Asıl konuşulması gereken konu ise hiç tartışmaya açılmadan oldu bittiye getirildi. Uygulanan bu strateji CHP için son derece tehlikeliydi ve stratejinin ilk adımı olarak, CHP ve Şadi Özdemir Bursasporluların önüne yem olarak atıldı ve sosyal medyada linç edildi.

3.Bozbey'in seçim öncesi Nilüfer planı ve Nilüfer Belediye başkanı belirleme savaşı.

31 Mart yerel seçimleri öncesi Mustafa Bozbey, Büyükşehir'den çok Nilüfer için mücadele etmişti. Garanti yer olarak bilinen Nilüfer'de, Bozbey ve dönemin Belediye Başkanı Turgay Erdem'in arası son derece gergindi. Bu gerginliğin sebebi ise Bozbey'in Nilüfer üzerinde etkili olamamasıydı. Turgay Erdem tarafından Nilüfer Belediyesi ile çalışan bazı şirketlerin sözleşmelerinin fesih edilmesi ve çalışmaların durdurulması gerginliği başka bir boyuta taşımıştı. İddialara göre Belediye ile çalışmaları bitirilen şirketler, Mustafa Bozbey tarafından kendisine yakın isimlere kurdurmuş olmasıydı. Kısacası Bozbey'in kurdurduğu ve yıllarca Nilüfer Belediyesinden gelir elde eden şirketler ile Erdem'in çalışmaları sonlandırması, Bozbey'in Nilüfer için yeni bir aday belirleme savaşına girmesine neden olmuştu. Hatta Bozbey, Turgay Erdem'in tekrar aday yapılması durumunda ''Büyükşehir adaylığından çekilirim'' restini de CHP Genel merkezine göstermişti. Mustafa Bozbey'in aday olmasını istediği isim şuan Büyükşehir Genel Sekreter yardımcısı olan Mehmet Yıldız'dı. Ancak CHP Genel merkezi ne Bozbey'in istediği adayı ne de Turgay Erdem'i aday olarak göstermedi. Genel Merkez, Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu'nun desteklediği Şadi Özdemir'i aday olarak gösterdi ve Bozbey'in istemediği başka bir isim olarak Nilüfer'in yeni Belediye Başkanı olarak seçildi.

4.Bozbey'in Bursasporluluğu:

Mustafa Bozbey'in 2019 yerel seçimlerini kaybetmesinden sonra Bursaspor ile ilgili herhangi bir kampanya içinde ve Bursaspor'a maddi hiçbir destekte görülmedi. Sadece sosyal medyada Bursaspor atkısı ile sosyal medyada paylaşım yaparak kendini unutturmamaya çalıştı. Bozbey'in Bursaspor'un düşüş döneminde hiçbir desteği bulunmuyor. Sadece Bursaspor üzerinden siyaset yapma seçeneğini kullanan Bozbey'in 31 Mart yerel seçimlerinden sonra aniden Bursaspor sevdası ile ortaya çıkması ve gündemi meşgul etmesinin ardındaki nedenler sorgulanıyor.

Kulislere göre Bozbey'in gelecek hedefleri için geçerli ve herkesin hassas olduğu bir platform gerekiyordu. İşte bu Bursaspor'dan başka bir şey olamazdı. Çünkü şehrin markası, değeri ve şehrin duygusal olarak baktığı tek kurum Bursaspor. Bu hassas yapıyı kullanmak ve dikkat çekecek gelişmeleri, ilişkileri perdelemek adına biçilmiş kaftan olarak gören Bozbey, Ak Partili Milletvekili Faruk Çelik'in oğlu Enes Çelik'in, Bursaspor başkanı olması yönünde açık desteğini verdi. Çelik ailesi ile olan özel hukukundan dolayı olduğu iddia edilen bu kararın arkasından Enes Çelik Bursaspor başkanı seçildi. Bursaspor'un yıllarca düşmesini izleyen Bozbey'in neden üçüncü lige düşene kadar hiçbir destek ya da öncülüğün içinde bulunmaması ve şimdi böyle bir oluşumu desteklemesi siyasi kulislerde sorgulanıyor ancak dile getirilemiyor. Bu oluşuma da ''siyaset üstü'' bir oluşum ismi konarak izleyenlerin bakış açısı yönlendiriliyor.

5.Sert açıklamlar ve nedenleri?

Bütün bunlar olurken, yapılacak işlere, uygulamalara engel olanlar (Örneğin Şadi Özdemir gibi yasal çerçeveye oturtalım açıklamasını yapanlar) yada bundan sonra muhalif olup bazı kararların alınmasına engel olabilecek kişilere karşı sert açıklamalar yapılması ve kamuoyu baskısı oluşturulmak istenmesi ise bir başka strateji olarak değerlendiriliyor. Bırakıp gideriz!, şeklinde yapılan açıklamaların ardından Bursaspor taraftarı ile karşı karşıya gelmek istemeyen siyasi isimlerin ise yaşananlara karşı sessizliği devam ediyor. Bursaspor'a ait benzinliklerin ve dükkanların satılmak istenmesi, Özlüce'de yapılmak istenen benzinlik için ''Hukuka uygun şekilde çözelim'' önerileri sonrası ve ardından gelen tepkiler sonrası Bursaspor kulübü başkanı çeşitli açıklamalarda bulunmuştu.

Başkan Enes Çelik'in son açıklaması ise şu şekilde:

İşte bu beş madde görüşmelerimizin bir özeti ve analizi. Bu maddeler birleştirildiğinde CHP'nin Bursa'da iktidar olmadığını sadece Bozbey ve yandaşlarının iktidar olduğunu görebiliyoruz. Aynı zamanda partiler üstü bir siyasetin yapıldığını görmek mümkün. İşin en ilginç tarafı ise AK Partili ve CHP'li isimlerin aynı konudan şikayetçi olmaları ve aynı sessizliğin içinde gizleniyor olmaları.

Bu soruları sormadan edemiyoruz tabi ki:

Neden CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanı partisini hiçe sayarak böyle bir yol ile Bursaspor'a destek görüntüsü verir?

Amaç gerçekten destek ise CHP'li üyelere bu anlatılamaz mıydı?

Bu oldu bittiye getirmek, kimin yada kimlerin aklı?

Özlüce'nin arkasında başka planlar mı var?

Gazeteci-Yazar Yüksel Baysal'da bu konuyu kaleme almış. ''Nilüfer'i teslim almaya çalışıyorlar!'' diyerek adeta bir uyarıda bulunmuş.

Kimin haklı olduğunu sorgulamış, Bozbey mi yoksa Şadi Özdemir mi?

Ogaste.com yazarı Baysal'ın köşesinden önemli başlıklar:

Yüksel Baysal'ın yazısı

https://ogaste.com/yazar/yuksel_baysal/sadi-ozdemir-mi-hakli-mustafa-bozbey-mi